Emma Rowena Gatewood, daha sonra bilinen adıyla ”Büyükanne Gatewood”, pek çok ilke imza atarak, doğa yürüyüşünde yeni bir çığır açan ve bu nedenle de efsane haline gelmiş, bir doğa yürüyüşçüsüdür.
Emma Cadwell, 25 Ekim 1887’de, Ohio, ABD‘ de, çok küçük bir kasabada doğdu. Çocukluğu ve gençliği, o dönemlerin tüm köy kadınları gibi sıradan geçti. 19 yaşında hem öğretmenlik, hem çiftçilik yapan Perry Clayton Gatewood ile evlendi. Kocası onu çok sık olarak döverdi. Hatta örnek olsun diye, hiç bir şey yapmamasına rağmen çalışanlar önünde tokatlardı.
Yıllar geçti. Emma çocuk ve torun sahibi oldu. Sıradan bir yaşamı vardı. 1954 yılına gelindiğinde, tesadüfen eline geçen National Geographic dergisinde Appalachian Yolu hakkında bir yazı okudu. Bu yolu o güne kadar hiç bir kadının yürümediğini öğrenince, hayatının en büyük meydan okumasını yapmaya karar verdi.
Aynı yıl 11 çocuk, 24 torun, 30 da torun çocuğu sahibi olan Emma Gatewood , 3518 km. lik, o dönemin dünyada ki en uzun yürüyüş yolu olan Appalachian Trail‘i, tek başına yürümeye karar verdi. Üstelik bu konuda hiçbir deneyimi, hiçbir malzemesi yoktu. O güne kadar bu yolu bırakın bir kadını, tek seferde yürüyebilen erkek sayısı bile sadece 11 kişi idi. Ayrıca en önemlisi Emma Gatewood bu yolu tek başına yürüyecekti ve 67 yaşındaydı.
Bu yol 14 eyaletten geçip tümüyle dağlık bir bölgede uzanıyordu. Güneyde Georgia eyaletinde başlayan yol, kuzeyde Maine eyaletinde bitiyordu. İlk denemesi maalesef bir kaç gün sürdü ve hem kırılan gözlüğü hem de onu uyarıp yolundan geri çeviren yetkililer yüzünden geri dönmek zorunda kaldı. Ama bu yıldırmadı aksine inancını kuvvetlendirdi.
Ertesi sene tekrardan denedi. Evdekilere ben gidiyorum deyip yola çıkan bu kadın, yolda karşılaştığı onlarca sıkıntıya rağmen inatla yürümeye devam etti. 1200 km bittikten sonra eve bir kart yolladı iyi olduğunu anlatan. Ancak geride bıraktığı dünyada aslında hiç de tahmin etmediği gelişmeler yaşanıyordu. Varendasında konakladığı, yolda karşılaştığı kişilerin haberini yayması sonucunda basın onu merakla takip ediyordu. 146 günün sonunda bitiş noktası olan dağın tepesinde Emma Gatewood yada artık halk arasında bilinen adı ile Büyükanne Emma yolu tamamlamış, üstelik ülke çapında şöhret olmuştu.
Emma‘nın bu yolculukta kullandığı malzemeleri de insanları hayrete düşürecek kadar sıradandı. El yapımı ve tek omuza asılan bir çanta içinde, barınak olarak kullandığı bir duş perdesi ve ordu malı bir battaniye taşıyordu. Çadır yok, harita – pusula yok…Ayakkabıları da, bugün kimsenin giyerek yola çıkmayacağı bir çift bez ayakkabı.
Bu yetmezmiş gibi 1960 yılında ve son olarak da 1963 yılında 75 yaşındayken 2 kez daha aynı yolu aynı biçimde yürüdü ve bir efsaneye dönüştü.
Grandma Gatewood, 4 Haziran 1973’de 86 yaşında öldü. Ancak bu yürüyüşleri, pek çok konuda çığır açarak görüşleri değiştirdi.
1. Kadınların 2. sınıf insan gibi görüldüğü bir devirde, pek çok erkeğin bile başaramadığı bir işi başararak kadınlara bakış açısını değiştirdi.
2. Herkesin artık, yaşlandım diyerek hayattan elini ayağını çektiği bir yaşta, gençler için bile başarılması çok zor olan bir şey yaparak, yaşlılığa ilişkin görüşleri değiştirdi.
3. Doğa yürüyüşünün popüler bir spor haline gelmesini ve geniş kitlelerce yapılmasını sağladı.
4. Ultralight Backpacking( mümkün olan en az eşya ile yolculuk) akımının doğmasına neden oldu.
5. Tek başına doğa yürüyüşünün korkulacak bir şey olmadığını kanıtladı.
Kendisi hakkında daha fazla bilgi edinmek için adına yürütülen sayfayı ziyaret edebilir veya aşağıdaki videoyu inceleyebilirsiniz.
http://grandmagatewood.wordpress.com - http://gezginlerkulubu.org/yollarin-unutulmaz-buyukannesi-emma-rowena-gatewood/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder