22 Kasım 2016 Salı

Kaşif Ruhlu Korkusuz 15 Kadın

Geleneksel kadınlık rollerinden sıyrılarak dünyayı bir kulpunu uydurup keşfeden, adını ilklere yazdıran, ancak adı sanı pek bilinmeyen kadınlar var yüzyıllardır. Geçmişten günümüze onlardan bazıları…





1-Annie Smith Peck


19 Ekim 1850’de dünyaya geldi. Yunanca lisans ve yüksek lisanstan sonra Michigan Üniversitesi’nde ders vermeye başladı. Dersleri tırmanışlarının masraflarını karşılamak için veriyordu. İsviçre Apleri’ndeki Matterhorn dağına tırmandıktan sonra, daha yükseğe çıkma tutkusuyla doldu. Güney Amerika dağlarını hedef aldı. Bolivya’daki Huascarán’a tırmanıp Güney Yarımküre’de en yükseğe çıkan kişi oldu. Tırmandığı zirveye ondan esinle “Cumbre Aa Peck” denmeye başlandı. Kadınların oy kullanma hakkının büyük savunucularından olan Annie, Peru Coropuna’nın zirvesine “Kadınlar İçin Oy Hakkı” yazılı bir flama yerleştirdi. Ölümünden kısa bir süre önce 85 yaşında iken Atina’daki Akropolis’e tırmandı. Maceracı ruhu ve kararlılığıyla kadın dağcılara ilham oldu.

2-Aimée Crocker

5 Aralık 1864’de Amerika’da doğan Aimée Crocker, bohem bir mirasyediydi. Uzakdoğu’daki abartılı maceraları ve San Fransisko, New Pork ve Paris’te verdiği şaşaalı partiler, koca ve âşık koleksiyonu ile evlatlık çocuklarıyla ünlüdür. 1890’larda Uzakdoğu’da on yıl geçirir, Java ve Borneo’nun iç bölgelerini gezer. Otobiyografisi gezilere dair tutarsızlıklar içerir: Bazen yalnız başına, bazen ikinci eşiyle gezmekte, başka erkeklerle de birlikte olmaktadır. Borneo’da yamyamların elinden kaçar, Hong Kong’da zehirlenir, Bhurlana’da haremde üç gün geçirir. Bir boğa yılanıyla tuhaf, şehvetli bir deneyimden söz eder. New York’a döndükten sonra vücudunda dövmeler ve boynuna sardığı yılanlarla göründüğü partilerde Buda’ya aşkını ilan eder. 7 Şubat 1941’de ölmüştür.

3-Alexandra David-Neel


24 Ocak 1868’de Fransa’da doğan Alexandra David-Neel, Beat kuşağı olarak adlandırılan akımın kurucuları Jack Kerouac ve Allen Ginsberg’ü en çok etkileyen kişidir. Sebebi Hindistan ve Nepal’e yaptığı geziler sonucunda edindiği felsefi ve ruhani fikirler hakkında yazdıklarıyla kendisinden sonra gelen kuşaklar üzerinde büyük etki yaratan 30’un üzerinde kitabıdır. Alexandra’yı ünlü yapan asıl sebepler ise Tibet yabancılara kapalıyken burada kalmasına izin verilen ilk Batılı olması ve 13. Dalai Lama ile bizzat yüz yüze görüşüp Budizm hakkında birebir tartışabilmiş olmasıdır. 8 Eylül 1969’da hayata veda etmiştir.

4-Osa Helen Johnson


14 Mart 1894’de dünyaya geldi. 1910’da Martin Johnson ile evlendi. Bu evlilik ikisinin de hayatını değiştirecekti. Macera tutkunu çift, 1917’de çıktıkları Solomon Adaları turunda karşılaştıkları Big Namba adlı kabileyle yaşadıklarını görüntüledi ve ilk belgesellerini yayınladılar. Sonra 13 belgesele daha imza attılar. Martin Johnson bir uçak kazasında 1937’de öldü. Osa Johnson aynı uçak kazasından kurtulanlar arasındaydı. 1940 yılında Osa Johnson’ın otobiyografik romanı Macerayla Evlendim yayımlandı. 1953’de ise Dünya’nın ilk vahşi doğa belgesel serisi olan Osa Johnson’ın Büyük Oyun Avı yayınlanmaya başladı. Osa ve Martin belgeselleriyle birçok insanın Dünya’yı algılayışını değiştirdiler. Osa 7 Ocak 1953’te kalp krizinden öldüğünde 58 yaşındaydı.

5-Octavie Coudreau


1870’de doğan Octavie Coudreau ünlü gezgin coğrafyacı Henri Coudreau’nun eşi ve asistanı olarak tanındı. Brezilya hükümetinden aldığı yetki ve görevle Amazon’u gezmekte olan Henri öldüğünde, Octavie ekibi yarı yolda bırakmamış ve liderliği eline alıp ekibin tüm görevlerini yerine getirmesini sağlamıştır. Memleketi Fransa’ya döndüğünde eşi Henri’nin görevini ona teklif ettiler. Böylelikle işvereni devlet olan ilk Fransız kadın gezgin oldu. Amazon bölgesi, Brezilya ve Fransız Guianası hakkında yazdığı dört kitabı mevcuttur. 1938’de ölmüştür.

6-Beryl Smeeton


1905’de doğan Beryl Smeeton askeri bir ailede büyüdü. Ailesinin işi gereği dünyayı genç yaşta dolaşma fırsatı buldu. Bu gezilerini anlattığı Yıldızlar Battaniyem ve Baharda Kış Ayakkabıları adlı kitabı 1930’da Beryl Miles adıyla yayımlandı. 1938’de Miles Smeeton ile evlendi. Ertesi yıl birlikte Himalayalarda bulunan Tirich Mir’e tırmanmayı denediler. Başarısız olsalar da, ulaştıkları yükseklik bir kadının tırmandığı en yüksek yer olarak tarihe geçti. 1951’de Tzu Hang (Denizcilerin koruyucu tanrıçası Guanyin’in koruması altında anlamına gelir) adlı bir yelkenli satın aldılar. Horn Burnu’nu dolaşmak için yola çıktılar. 50’lerde küçük botlarla bu geziyi tamamlayabilen sadece birkaç insan vardı. İlk denemelerinde burnu geçerlerken bir fırtına sonucu devrildiler ve acilen karaya çıktılar. Tamir ettirdikleri Tzu Hang ile ikinci denemeleri de kötü hava koşullarından dolayı başarısız oldu. Maceralarını kaleme aldıkları kitapları Bir Kere Yeter ile ün kazandılar. 1968’deki son denemelerinde geziyi tamamlayabildiler. 1972’yi soy tükenmesi tehlikesi altında olan canlıların çoğaltılması amacıyla kurdukları Cochrane Ekoloji Enstitüsü’nde geçirdiler. Enstitünün ilk başarısı ova tilkisi türünün doğadaki sayısını artırmak oldu. 1979’da Beryl Smeeton Cochrane’de hayata veda etti.

7-Annemarie Schwarzenbach



İsviçreli yazar, gazeteci, fotoğrafcı ve gezgin Annemarie Schwarzenbach 23 Mayıs 1908’de doğdu. Almanya’nın Nazi öncesi çok içen, tehlikeli yaşayan ve gün doğmadan uyumayan gençlerindendi. Nazi’lerin yükselişi ile şaşaalı gece hayatı sona eren Annemarie, bulunduğu durumdan rahatsız olup Dünya’yı gezmeye karar verdi. Avrupa’nın birçok ülkesi, Kongo, Rusya ve Ortadoğu’ ya giden Annemarie 2. Dünya Savaşı öncesi faşizmin yükselişini fotoğrafladı. Faşizmin yıktığı hayatlar hakkında yazdı. Hayatı boyunca boğuştuğu uyuşturucunun sebebi olarak belirlediği annesi, yazdığı mektupların ve günlüklerinin günümüze ulaşmasına engel oldu. 7 Eylül 1942’de bisikletten düşen Annemarie’nin yanına hiç kimseyi yaklaştırmayan annesi, bir arkadaşında bulunan fotoğraf ve yazıları dışında her şeyini 15 Kasım günü Annemarie öldüğünde imha etti. Faşizm karşıtı fotoğraf ve yazılarıyla tanınan Annemarie 2. Dünya Savaşı sırasında büyük kayıplar veren sivil halklar için bir kahramandı.

8-Gertrude Ederle

23 Ocak 1905 doğumlu Amerikalı yüzücü Gertrude Ederle, İngiltere ile Fransa arasında bulunan “İngiliz Kanalı” olarak bilinen kanalı yüzerek geçen ilk kadındır. Dalgaların Kraliçesi olarak anılır. Tarihe geçen yüzüşünden sonra “İnsanlar Kanal’ın bir kadın tarafından geçilemeyeceğine inanıyordu, onların yanıldığını kanıtladım” demiştir. Doğuştan az duyan Gertrude, 35 yaşından sonra işitme yetisini tamamen kaybetmiştir. Ölümüne dek hayatını işitme engelli çocuklara yüzme öğreterek geçirmiştir. 1965’de Uluslararası Yüzme Onur Listesi’ne Onursal Yüzücü olarak dahil edilmiştir. 30 Kasım 2003’de hayata gözlerini yumdu.

9-Wanda Rutkiewicz



Her dört tırmanıştan birinin ölümle sonuçlandığı K2’ye başarıyla tırmanan ilk kadın unvanlı Wanda Rutkiewicz, 4 Şubat 1943’de doğdu. 8000 milin üzerinde yüksekliği olan dağların 14’üne birden tırmanmayı hedefleyen Wanda bunların 8’ini gerçekleştirdi. Son olarak, 1992’de, 9. dağ Kangchenjunga’ya tırmanış sırasında canlı görüldü. Dağın zirvesine ulaşıp ulaşmadığı bilinmeyen Wanda’nın bedeni hâlâ bulunamadı. Eğer Wanda Kangchenjunga’nın zirvesine ulaşmışsa, daha önce Everest’e de tırmandığından, en yüksek üç dağın da zirvesine ulaşmış ilk kadın olacak.

10-Krystyna Chojnowska-Liskiewicz

Temmuz 1936’da doğdu. 29 yaşında Kanarya Adaları’ndan botuyla tek başına yola çıkıp 401 gün sonra tekrar geri döndü. 57.719 km yol kat eden Krysyna, Joshua Slocum’un 1898’de gerçekleştirdiği dünya etrafında tek başına deniz yoluyla dolaşma başarısını gösteren ilk kadın oldu. Ulusal bir kahraman olarak görüldüğü ülkesi Polonya’da yaşamını sürdürmektedir.

11-Junko Tabei

Everest’in zirvesine ulaşan ilk kadın Junko Tabei, 22 Eylül 1939’da dünyaya geldi. Öğretmen, bilgisayar programcısı gibi çalışan insanlardan oluşan 15 kişilik ekiple, yarı zamanlı dağcı, tam zamanlı anne Junko, 1975’de Everest dağına tırmanmaya başladı. Masraflardan kısmak için kendi yaptıkları uyku tulumlarında uyuyan ekip tırmanış sırasında kamplarının çığ altında kalmasıyla büyük darbe aldı. Kar altında kalan Junko altı dakika kadar bilinçsiz kaldı. Junko azmi ve kararlılığı ile yola devam edip zirveye ulaştı. Böylelikle Everest’in zirvesine ulaşan ilk kadın oldu. Dünya’nın en yüksek yedi tepesinden oluşan Yedi Zirveler tırmanışını tamamlayan ilk kadın olmasını sağlayan Puncak Jaya tırmanışını ise 1992’de gerçekleştirdi.

12-Rosie Swale-Pope

2 Ocak 1946’da doğan Rosie Swale-Pope, önce 1983’de Atlantik Okyanusunu tek başına botla geçti. Daha sonra 1984’te başlayıp 1985’te sona eren 404 gün süren bir yolculukla Şili’yi at sırtında dolaştı. Galler, Londra, Sahara, Romanya, İzlanda, Ermenistan, Küba ve Nepal’de ülke boyu maraton koşuları gerçekleştirdi. 2002’de kocası prostat kanserinden dolayı öldüğünde, hastalığa dikkat çekmek ve bağış toplamak için dünya etrafında koşmaya karar verdi. 2 Ekim 2003’ten 25 Ağustos 2008’e kadar beş yıl süren bir yolculuk sonunda dünya etrafında 32.000 km koşmuş ve 250.000 pound bağış toplamıştı. Şu an Rosie hâlâ çeşitli kurumlara bağış toplamak için koşuyor.

13-Kay Cottee

25 Ocak 1954’te dünyaya geldi. 1988’de dünya etrafında deniz yoluyla dolaştı. Yolculuğunun önemi, bunu tek başına, durmadan ve hiç yardım almadan gerçekleştirmiş olması ve bunu başaran ilk kadın olması. Kay Cottee’nin yolculuğunu ve hayatını anlattığı iki kitabı bulunuyor.

14-Kira Salak

4 Eylül 1971’de doğan Kira Salak, yazarlık, edebiyat ve yayıncılık lisansı yaptı. Yaratıcı yazarlık mastırının üzerine İngilizce doktorası yaptı. Doktora konusu gezi yazarlığı olan Kira, şu an National Geographic’te yazar ve editör. National Geographic bünyesinde çalışmaya başlaması da 24 yaşında iken okuluna ara verip sırt çantasını alıp Papua Yeni Gine boyunca gezmesi ve gezisini anlatan bir kitap yazmasıyla oluyor. Papua Yeni Gine boyunca yaptığı yolculuk onu ülkeyi boydan boya geçen ilk kadın yapmış. Savaş bölgeleri, darbe girişimleri ve hayatını tehdit eden sıtma ve kolera nöbetleri bile onu yıldıramamış. Bu nedenle ona “Canlı Lara Croft” (maceracı bir oyun karakteri) deniyor.

15-Jessica Watson

18 Mayıs 1993’te dünyaya gelen Jessica Watson, 18 Ekim 2009’da henüz 16 yaşındayken Sydney’den yola çıkıp doğum gününe 3 gün kala 15 Mayıs 2010’da geri döndüğü yolculuğuyla, dünya etrafında tek başına, durmadan ve yardımsız deniz yoluyla dolaşan en genç kadın oldu.

Hazırlayan: Sibel Çağlar - Kaynak: Bilim ve Gelecek Dergisi - Gezginler

Hiç yorum yok: